ABD’li rapçi Jay-Z, 13 yaşındaki bir kız çocuğuna tecavüzle suçlanıyor. Jay-Z’nin gerçek adı Shawn Carter olarak bilinmekte. Bu iddialar, rapçi Sean Combs’un (Diddy) cinsel istismar ve saldırı suçlamalarıyla gündeme gelmesiyle ortaya çıktı.
Olayın Detayları
2000 yılında bir müzik ödülleri töreni sonrasında limuzin şoförü tarafından yapılan ev partisine davet edilen 13 yaşındaki mağdura içki verilerek tecavüz edildiği iddia ediliyor. Mağdurun Jay-Z ve Combs’un tecavüzüne uğradığı belirtiliyor. Olay sırasında odada bulunan kadın bir ünlünün ise tecavüzü izlediği iddia ediliyor.
Jay-Z ve Diddy’nin Savunmaları
Jay-Z, suçlamaları “iğrenç” olarak nitelendirerek şantaj girişimine maruz kaldığını savundu. Diddy’nin savunma ekibi ise tüm suçlamaları reddederek Combs’un hiç kimsenin cinsel saldırısına karışmadığını iddia etti.
Jay-Z, suçlu bulunması durumunda “reşit olmayan birine karşı suç işleyen herkesin cezalandırılması gerektiğini” ifade etti. Diddy ise bu iddialarla ilgili herhangi bir yorum yapmadı ve gerçeklerin mahkemede ortaya çıkacağına inandıklarını belirtti.
Ünlü rapçi Jay-Z, 16 Eylül’den bu yana New York’taki Metropolitan Gözaltı Merkezi’nde tutulmaktadır.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile birlikte Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda gerçekleştirilen Perakendeciler Sektör Toplantısı’na katılan Bakan Bolat, enflasyonla mücadelede alınan önlemleri ve sektörün önemini vurguladı.
Perakende Sektörünün Önemi
Bakan Bolat, yaptığı konuşmada perakende sektörünün Türkiye ekonomisindeki önemine dikkat çekerek, 2023 yılı itibarıyla ülke genelinde 60 trilyon liralık bir ticaret hacminin olduğunu belirtti. Bu hacmin içinde perakende sektörünün payının 10,5 trilyon lira olduğunu ifade etti.
Enflasyonla Mücadeledeki Başarılar
Bakan Bolat, enflasyonun düşürülmesi adına Orta Vadeli Program hedeflerine sadık kalındığını ve perakende sektörünün bu süreçte önemli bir rol oynadığını belirtti. Gıda enflasyonunun kontrol altında olduğunu ancak mevsimsel etkenlerle kasım ayında bir miktar yükseldiğine işaret etti.
Gelecek Hedefler
Bakan Bolat, enflasyonun 2026 sonuna kadar tek haneli rakamlara düşürülmesi hedefine kararlılıkla ilerlediklerini ve dezenflasyonist sürecin başarıyla devam ettiğini vurguladı. Sektörel denetimlerin önemine değinen Bolat, hükümet olarak fırsatçı uygulamalara karşı hassasiyetle hareket ettiklerini belirtti.
Asgari Ücret ve Fiyat Düzenlemeleri
Bakan Bolat, Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmaları hakkında da bilgi verirken, piyasa bozucu uygulamalara karşı sıkı denetimlerin devam ettiğini dile getirdi. Ayrıca, asgari ücret artışlarının hakkaniyete uygun bir şekilde yapılması için gerekli adımların atıldığını ve sektör temsilcilerinden destek istediklerini belirtti.
Bakan Bolat, düşük enflasyon ve yüksek büyüme hedeflerine ulaşmak için tüm kesimlerle iş birliği içinde olacaklarını ve bu hedeflere ulaşmak için kararlılıkla çalışacaklarını vurguladı.
EPDK’nın Şeffaf ve Hukuka Uygun Süreçle Elektrik Üretimine Yönelik Politikası
EPDK’nın elektrik piyasasındaki rolü ve yenilenebilir enerji kaynaklarına destek politikaları, yapılan iddialara açıklık getirildi. EPDK’nın bir gecede yönetmelik çıkardığı iddialarına karşı yapılan açıklamada, “Öncelikle EPDK’nın bir gecede yönetmelik çıkarması ve bunu Resmi Gazete’de yayımlatarak yürürlüğe sokması mümkün değildir, zira bu durum yasalarımıza ve ilgili mevzuatımıza aykırıdır.” vurgusu yapılarak iddialar yalanlandı.
Ön Lisans Süreci ve Başvurular Hakkında Detaylar
Depolamalı RES/GES ön lisans sürecinin yasal dayanağı ve sürecin şeffaflığı hakkında bilgi verilen açıklamada, “19 Kasım 2022 – 28 Eylül 2023 tarihleri arasında kurumumuza 5 bin 968 başvuru yapılmıştır. Ön lisans sürecinde de EPDK tarafından sık sık kamuoyuna bilgilendirme yapılmış, yatırımcının bu alandaki ilgisi kamuoyu ile paylaşılmıştır.” denildi. 263 şirkete 663 ön lisans verildiği belirtilerek sürecin titizlikle yürütüldüğü vurgulandı.
Online Başvuru Süreci ve Şeffaflık
EPDK’nın online başvuruları kabul ettiği, belgelerin internet sitesinde uzun süredir yayımlandığı ve herkese eşit şartlar altında başvuru yapılabildiği ifade edildi. Şirketlere ve yakınlarına ayrıcalık tanındığı yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığı belirtildi.
Enerji Politikasının İçeriği ve Amaçları
Kurulu güç artışı ve enerji üretimindeki yenilenebilir kaynakların teşviki konusundaki politikaların amacının, “yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırarak enerjide dışa bağımlılığın azaltılması ve sürdürülebilirlik sağlanması” olduğu vurgulandı. Ayrıca, EPDK’nın fiyat belirleme yetkisinin olmadığı ve alım garantisi vermediği ifade edildi.
Bu açıklamalarla EPDK’nın elektrik üretimindeki politikaları ve süreçlerine dair şeffaflık ve hukuka uygunluk vurgulanmış oldu.
Mart 2011’de, Arap Baharı’nın etkisiyle başlayan olaylar, Suriye’de büyük bir iç savaşa dönüştü. 8 Aralık 2024 itibariyle Suriyeli muhalifler başkent Şam’ı ele geçirerek 61 yıllık Baas rejimini devirdi. Devlet Başkanı Esed, ailesiyle birlikte Rusya’ya kaçtı. Bu büyük değişimin ardında farklı dinamikler yatıyor.
Rejimin Hızlı Çöküşü
Suriye’de rejimin neden hızlı bir şekilde çöktüğü sorusuna cevap ararken, uzmanlar Türkiye’nin oynadığı kilit rolü vurguluyor. Türkiye’nin muhaliflere sağladığı destek, güvenli bir bölge oluşturarak muhaliflerin düzenli yapıya geçmesine olanak tanıdı. Ayrıca Esed rejiminin içerisinde yaşanan yolsuzluklar ve ordudaki çürüme de rejimin zayıflamasına neden oldu.
Rusya ve İran’ın Rolü
Rusya ve İran, Esed’in en güvendiği müttefiklerdi ancak Suriye’deki olayları önleyemediler. Rusya’nın askeri gücünün sınırları görüldü ve İran da İsrail’e karşı aldığı darbelerle zayıfladı. Bu durum, Esed’in korunmasında da etkili olamadı.
Esed Sonrası Suriye
Uzmanlara göre Esed sonrası Suriye için önemli bir süreç başlıyor. Geçiş sürecinde Suriye Milli Ordusu’nun ön plana çıktığı belirtiliyor. Ülkenin yeniden yapılandırılması için farklı grupların bir araya gelmesi gereken bir süreç başlıyor.
Terör Devletçiği Tehlikesi
Suriye’de PKK/YPG’nin devlet kurma hayali uzmanlara göre suya düştü. Muhaliflerin Esed sonrası hedefi, ülkenin birliğini korumak ve terör devletçiği oluşumunu engellemek. Türkiye’nin bölgedeki etkisi, yakın dönemdeki gelişmeler üzerinde belirleyici olabilir.
Kongo’nun Kwango eyaletinde ortaya çıkan ve henüz tanımlanamayan bir hastalık nedeniyle en az 71 kişi yaşamını yitirdi. Eyalette yaşanan bu trajik olayda ölenlerin çoğunun 15 yaş altı çocuklar olduğu açıklandı.
Grip Benzeri Belirtiler Gösteriyor
Hastalığın grip benzeri belirtilerle ortaya çıktığı ve ateş, baş ağrısı, solunum güçlüğü ve kansızlık gibi semptomlara yol açtığı belirtildi. Yetkililer, ölümlerin 27’sinin hastanelerde, diğer 44 kişinin ise Kwango eyaletinin Panzi sağlık bölgesi başta olmak üzere yerel topluluklarda gerçekleştiğini doğruladı.
Hükümet Alarm Durumunda
Kongo Sağlık Bakanı Roger Kamba, hükümetin bu salgına karşı genel alarm durumuna geçtiğini ancak detaylı bilgi vermediğini belirtti. Bölgesel Sağlık Bakanı Apollinaire Yumba ise uzman bir ekibin bölgeye gönderileceğini duyurarak hastaların tedavisi ve numune toplanması çalışmalarının başlayacağını açıkladı.
Koronavirüsü Hatırlatan Tedbirler Alınıyor
Halktan, hijyen kurallarına sıkı şekilde uymaları istenirken, el hijyenine dikkat, kalabalıklardan kaçınma ve sosyal mesafe kurallarına riayet etme gibi önlemler alınması gerektiği vurgulandı.
Halk Endişeli
Panzi’deki bir doktor, yerel halk arasında büyük bir korku olduğunu ve çoğu kişinin evden çıkmaya cesaret edemediğini belirtti. Hastalığın kaynağı henüz belirlenemezken, Kongo, Maymun Çiçeği (Mpox) salgınıyla da mücadele etmektedir.
Bu gizemli hastalık nedeniyle Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre 47 binden fazla şüpheli vaka ve 1000’den fazla ölüm yaşandığı belirtilirken, gerçek rakamların daha da yüksek olabileceği tahmin ediliyor.
News
